27 yıllık hayaller gerçek oluyor… O gün diktikleri fidanlar, şimdilerde ağaç oldu…

1995 yılında yeşili, doğayı, insanı, hayvanı ve en çok da kamuya ait alanlarını korumak için yola çıkan dernek, kısa zamanda  örgütlenerek Bakırköy'e nefes aldıracak ‘Botanik Park Projesi’ni yaptı. 1996 yılında 15 Sivil Toplum Kuruluşu ile bir araya gelerek ortak hareket etme kararı alan ve ‘Bakırköy Sivil Toplum Kuruluşları Platformu’ çatısı altında birleşen dernekler, proje alanının yeşillendirilmesi için sürekli iş ve güç birliği yaptılar. O günlerde ektikleri fidanların ağaca, hayallerinin de gerçeğe dönüşmesini büyük bir sevinçle takip eden Sivil Toplum Kuruluşu Platformu Onursal Başkanı Ülker Durukan, 27 yıl önce proje yaptıkları alana tek bir çivi çakılmasın diye nöbet tuttuklarını, gerek inşaat lobileriyle gerekse arazi mafyalarıyla mücadele ederek alana sahip çıktıklarını ve alanın dünden bu güne geçen serüvenini anlattı. “Biz sadece yeşil ve sevgi dolu bir dünya istiyoruz” dedi. 

15 duyarlı STK ile bir araya gelerek kurdukları Sivil Toplum Kuruluşu Platformu’nun, Ataköy 7-8’de mezbele halinde olan Ayamama Deresi etrafına ağaç dikimi ile işe başladığını, dere etrafının içler acısı durumda olduğunu ve dönemin Belediye Başkanı Ahmet Bahadırlı’ya giderek, alanla ilgili aldıkları Botanik Park kararını ve projeyi sunduklarını söyledi.

1996 HAZİRAN AYINDA ‘YEŞİL ALAN’ İLAN EDİLDİ

1996 yılının Haziran ayında belediye meclis kararı ile söz konusu alanın 800’ dönümünün ‘Yeşil Alan’ olduğunu hatırlatan Durukan, belediyenin sulama sistemini kurarak ağaç çukurlarını açtığını, kendilerinin de Ataköy’deki her siteye ücretini ödeyerek 200 fidan şartı ile başlattıkları kampanya dahilinde her pazar günü Çobançeşme Fidanlıktan getirttikleri fidanları kadın erkek, çoluk çocuk hep birlikte ektiklerini büyük bir keyfle anlattı.

500 DÖNÜMÜN TAMAMINI ATAKÖYLÜLER AĞAÇLANDIRDI

800 dönüm alanın 500 dönümününün tamamını Ataköylülerin bu şekilde ağaçlandırdığını, ilçe okullarını da işin içine katarak, çeşitli etkinlikler, kampanyalar ve şenlikler düzenleyip, çevreye ve doğaya duyarlı Bakırköy halkının birlik-beraberlik ruhunu yeniden canlandırdıklarını, Dünya Ormancılık Günü ve Dünya Çevre Günü gibi özel günlerde çeşitli organizasyonlar yaptıklarını söyleyerek alanı birlikte gezdiğimiz Ülker Durukan,  söz konusu alanın planları çıktıktan sonra da Orman Fakültesi Dekanı ile birlikte hocalarınıda davet edip alanın toprak yapısını incelediklerini, hep birlikte dere ve çevresini gezdirdiklerini söyleyerek şöyle devam etti.

'MACERA ARIYORSUNUZ' DEDİLER…

“Ayamama Deresi çevresinde fidanların tutmayacağını, yaptığımız işin ‘macera’ olduğunu söylemelerine karşılık, toprak tahlili yaptırdık, derenin havaalanı kısmında kalan bölümünün 1 derece tarım toprağı, Ataköy tarafındaki kısmının moloz karşımlı ama ağaç dikimine uygun olduğunu öğrenerek, ağaçlandırma işine süratle devam ettik.

Dernek olarak yaptığımız ‘Botanik Park’ projesini dönemin Kaymakamı Kadir Akın’a sunduk ve kendisi de bize destek vererek, dönemin Valisi Rıdvan Yenişen’e yönlendirdi, onun da desteğini aldık ama arazinin tahsisi için dönemin Maliye ve Hazine Bakanı ile görüşüp Milli Emlak’a gitmemiz gerektiğini belirtti. Bizde Bakan Zekeriye Temizel’den randevu talep ettik.

“ALANI BOTANİK PARK YAPMAK İSTEYİNCE, ARAZİ MAFYALARI DA ORTAYA ÇIKTI”

Dönemin DSP iktidarı aracılığı ile gittik, projemizi gösterdik ve projemiz bakanlık mimarları tarafından da çok beğenildi. Konunun gündeme gelmesiye birlikte arazide gözü olan mafyatik tiplerde meydana çıkmaya başladı.

Alanın önce Fransızlara satılması gündeme geldi, sonra toprak ağaları dadandı, kaçak moloz dökümüne başlandı ama biz yılmadan ilgili kurumlar ve Valilik ile iş birliği yaparak önce moloz dökümünü engelledik, sonra Bakırköy halkıyla birlikte ‘Ayamama Satılamaz’ eylemleri yaptık. Başkanlığını yaptığım Çevre Dostları Derneği aracılığıyla da basın açıklamaları, imza kampanyaları, itiraz dilekçeleri yazdık ve satışı durdurduk.

“ÖNCE SATIŞINI, SONRA İMARA AÇILMASINI DURDURDUK”

Ataköy 7-8 Kısım içindeki 1199 ada 2 parsel sayılı yerdeki arazinin imara açılması girişimi oldu ve  halktan büyük bir tepki aldı. Hep birlikte oluşturduğumuz kamuoyu ile söz konusu alanın Botanik Park alanı saydığımı alanda olduğunu söyleyerek gerekli kişilerle temasa girdik. Planın iptali için dava açtık ve (2016/23 Esas, 2016/21 sayılı kararlar ile 2. İdare Mahkemesinin 2016/644 Esas, 2016/1443 karar sayılı mahkeme kararıyla planın iptal edilmesini sağladık.

“HER GELEN ADAYA ŞART KOŞTUK”

Alana gözümüz gibi baktık ve her gelen belediye başkanı adayına da, büyükşehir belediye başkan adayına da alanın yeşil alan olarak kalması ve park haline getirmesini şart olarak koştuk. Gittiğimiz tüm derneki STK ve platformda bu konuyu gindeme getirdik. Ekrem İmamoğlu adaylığında da kendisine hem yazılı hem de sözlü olarak projemizi sunduk.

Seçilmesinin hemen ardından, İBB Park ve Bahçeler Müdürlüğü’ne gittik, dilekçemizi verdik ve metro istasyonuna doğru belediye eliyle dökülen kaçak moloz işgalini kaldırttık. Şimdilerde malzemeleri duruyor ama takipçisiyiz ve onlarında kaldırılacağı bilgisini aldık.

“YILLARCA BEKLEDİĞİMİZ PROJE, İMAMOĞLU TARAFINDAN HAYATA GEÇİRİLDİ”

Yıllarca kaygılı bir şekilde bekledik ve sonunda Ayamama Deresi Düzenleme Projesi İmamoğlu yönetiminde devreye girdi ve bizim ‘Yeşil alan’ olarak planlara işlettiğimiz Botanik Park projesinin de mevcut alanda değerlendirilmesini istedik.

“SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR ÇEVRE ORTAYA ÇIKARILACAK”

Ayamama Deresi düzenleme projesi kapsamında çevreden dereye karışan düşük kalitedeki suyun ileri teknolojik arıtma sistemlerinde arıtılarak göle verilmesi ile Ayamama Deresi'nin içerisinde ve çevresinde bitkisel çeşitlilikte artacak. 3 Etap halinde başlanan proje sayesinde hem yaşamın canlanması konsepti ile bölge kuşlarının ülkemizde kalması sağlanacak, hem de derede su canlılarının yaşayabileceği sürdürülebilir bir çevre ortaya çıkarılacak. Artık su taşkınlarının da önüne geçilmiş olacak. Tamamı ile yaya kullanımına açık olacak bölge, Bakırköy’e eski değerini de katmış olacak.

Proje sorumlusu mimar ve mühendislerle sürekli görüşüyor ve gün aşırı bilgi alıyoruz. Botanik Park olarak değerlendirdiğimiz alanla ilgili yapılan sunumu izledik ve beğendik. 1995 yılında ektiğimiz fidanların ağaca dönüşmesinin mutluluğu ile, aslında projeye büyük katkı sunduk.

“YENİ BİR YAŞAM ALANI HALİNE GELECEK”

Yaşam Vadisi projesiyle Ayamama çevresi, tüm İstanbullara nefes aldıracak yeni bir yaşam alanı haline gelecek. Projeye göre dere çevresinin kuzeyi, etkinlik alanı şeklinde tasarlanırken; güneyi yaya ve bisiklet ulaşımına olanak veren yeşil alanlarla dolu olacak. Marmara Denizi ve D-100 karayolu kuzeyi arasında kesintisiz yaya ve bisiklet yolu olmuş olacak. Rauf Orbay Caddesi, Marmaray Banliyö Hattı ve Çobançeşme Kavşağı ile kesintiye uğrayan erişim, alt geçit ve yaya köprüleri ile yeniden sağlanmış olacak ve bu sayede insanlar Küçükçekmece ve Bahçelievler ilçelerinden Marmara Denizi'ne kesintisiz ulaşabilecek. Tamamlandığında ise İstanbul 1 milyon metrekarelik yeni aktif yeşil alan kazanmış olacak.

“AHMET ÇETİNSAYA’YA AİT ALAN DA YEŞİL ALAN ”

Bizim tek talebimiz yaya kullanımı, yeşil alan ve artı bir yapılaşma olmaması. Botanik Park olarak isimlendirdiğimiz alan içinde Ahmet Çetinsaya’ya ait bir alan var ve gördüğünüz gibi etrafı yüksek demir duvarlarla çevrili. Biz buranın da kamulaştırılmasını istiyoruz ama duyduğumuz kadarıyla yüksek miktarlar istiyormuş. O alanın da yeşil alan olduğu ispatlı. Başka bir şey yapamaz o alana. İlçe meclisine kafeterya yapma talebi ile teklif sundu ama İBB tarafından kabul edilmedi. Şimdilik öylece duruyor, etrafını çevirmiş, içinde tavuk besliyor.

“İYİ BİR GÜVENLİK SİSTEMİ İLE KORUNMASI GEREKİYOR”

Bakırköylüler olarak ellerimizle diktiğimiz fidanlarımızın yeşil alan ve spor alanı olarak nefes alınacak bir vadi olmasını ve iyi bir güvenlik sistemi ile de korunmasını istiyoruz.

“HER SABAH İŞE GİDER GİBİ GELİYORUZ, YAPILAN ÇALIŞMALARA BAKIYORUZ”

3 Etap halinde yapılan çalışmanın 1. Etabının bitmek üzere olduğunu, 2. Etap çalışmalarının başladığını görüyor, her sabah işe gider gibi geliyoruz, bir gün önce ne yapılmış diye bakıyoruz. 3. Etap çalışmalarını da aynı tutarlılıkla takip edeceğiz.

“ÖMRÜMÜZ YETENE KADAR TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”

27 yıllık mücadelemizin sonucunu görmek ve gelecek nesillere aktarmak için çok uğraştık. Bize destek veren, tek bir fidan dahi ekerek katkı sunan, emek harcayan herkese çok ama çok teşekkür ederim. 27 yıldan beri gözümüz gibi baktığımız alanı, ömrümüz yetene kadar da takip etmeye devam edeceğimizi bilmenizi isterim.