Etkin pişmanlıktan yararlanan Ertan Yıldız'ın ifadesi ortaya çıktı

Habertürk'ten Ceylan Sever'in haberine göre, "etkin pişmanlık" hükümlerinden yararlanıp serbest kalmak için "bildiklerimi anlatacağım" diyen Yıldız'ın verdiği ilk ifadesi ortaya çıktı.

Ertan Yıldız, Ekrem İmamoğlu ile tanışma sürecini anlattı.

“Tahminen 2019 yılının Eylül - Ekim ayları gibi İBB'de işlerin bir miktar toparlanması neticesinde Ekrem İmamoğlu beni İBB iştiraklerinden sorumlu başkan danışmanı yapacağını söyledi. Ben de kabul ettim. Bunu kabul etmemin sebebi tamamen idealist amaçlarla memlekete hizmet etmekti.

“İştirak şirketlerinde Medya A.Ş. ve Kültür A.Ş.'ye Murat Ongun'un Bimtaş ise Resul Emrah Şahan'ın ilgileneceği söylenerek buralarla ilgilenmemem gerektiği söylendi. Ben de çalıştığım süreç içerisinde belirttiğim bu iştirakler dışında kendi uhdemde bulunan iştiraklere odaklandım ve Ekrem İmamoğlu'na raporlar sunmaya başladım.”

“Çalıştığım süreç içerisinde bu iştiraklerin ihale ve parasal konularında hiçbir dahilim olmamıştır. İmza yetkim de bulunmamaktadır. İhaleler ile ilgili süreçler ilgili iştiraklerin genel müdürleri ve yönetim kademesindeydi.

‘İHALELER HAKKINDA TELKİNDE BULUNDU’

“Birinci yılın sonundan itibaren Ekrem İmamoğlu adına Fatih Keleş yanıma gelerek bazı firmalara ihaleler verdirmem hususunda telkinlerde bulunmuştur. Bu firmaların çoğunluğu hatırladığım kadarıyla Beylikdüzü kökenli firmalardı. Ben Fatih Keleş'e defaaten söz konusu ihalelerde yetkim olmadığını bu hususların ilgili iştiraklerin uhdesinde olduğunu şirketlerin ihaleye girerek işleri alabileceğini söyledim.

‘SICAK PARANIN KONTROLÜNÜ SAĞLADILAR’

“Fatih Keleş ve İbrahim Bülbüllü, Murat Gülibrahimoğlu ile birlikte Cebeci döküm sahalarından gelen sıcak paranın kontrolünü sağlıyorlardı. Bu operasyon hafriyat alanları izinlerinin Fatih Keleş aracılığıyla Murat Gülibrahimoğlu'nun sahip olduğu şirketlere, başta Kuzey İstanbul isimli firma olmak üzere verilmesiyle başlamıştır.

'TAŞ ÜRETİMİNİ DURDURARAK TAŞ FİYATLARINI ARTTIRDILAR'

“Cebeci'de yapılan ikinci operasyon taş ve mıcır operasyonudur. Bu operasyon neticesinde Murat Gülibrahimoğlu taş piyasasını ele geçirmiş en önemli aktör olarak belli dönemlerde taş üretimini durdurarak taş fiyatlarını arttırmış. Kendisi bu şekilde kara borsacılıkta yapmıştır. Bu paranın yarısı operasyonu beraber yürüttüğü, Fatih Keleş aracılığıyla Ekrem İmamoğlu'na da gitmiştir.

'BİRÇOK YAPI, BOĞAZİÇİ İMARDAN İZİN ALMAYA ZORLANDI'

“İBB deki yapının ikinci büyük gayriresmi finans kaynağı Boğaziçi öngörünümdedir. Bu yapı Fatih Keleş üzerinden kontrol edilmektedir. Resmi muhatabı Boğaziçi İmar Müdürü Elçin Karaoğlu'dur. Gayriresmi ayağı ise Yakup Öner'dir. Öngörünümde kalıp da tadilat isteyen tüm yapılar Boğaziçi imara başvuru yapmak zorundadır. Zabıta müdürlüğü eliyle kaçak yapılara izin verilmeyip birçok yapının inşaatı durdurularak Boğaziçi imardan izin almaya zorlanmaktadır. Boğaziçi imara başvuran kişiler ya Fatih Keleş ya da Yakup Öner'e yönledirilmekte, yine Boğaziçi imarda Fatih Keleş ve Yakup Öner'e bağlı ismini bilmediğim mimarlara yönlendirilmekteydi. Bu işlerin temel kontrolünün Yakup Öner yapmaktaydı. Bu işler neticesinde Fatih Keleş ve Ekrem İmamoğlu'na doğrudan raporlar veriyordu. Ekrem İmamoğlu'nun da doğrudan Elçin'e talimat verdiği işler olmuştur.

İŞTİRAKLERİN İŞLEYİŞİ VE YETKİLİLERİNİ ANLATTI

“İBB'nin fen işlerinin anadolu yakasındaki alt yapı işlerini İston yerine genellikle A YAPI olarak hatırladığım firmaya verdiler. Yine son asfalt ihalesinde İsfalt'a sadece asfalt üretim işlerini verirken tüm asfalt serim işlerini dışarıdan üç dört firmaya dağıttılar. Asfalt işinde asfalt üretimi değil asfalt serim işi kârlı kısımdır. Bu kârlı işler şirketlere verilerek belediye ciddi bir kârdan vazgeçmiş ve bu şekilde kamu zararı oluşturulmuştur. Yine Ağaç A.Ş.'nin bitki alım ve dikim işleri azaltılarak iştirake vermek yerine dışarıdaki firmalara verilmiştir. Bir diğer alan medya kültür ve iletişim alanıdır. Bu alanı belediyenin ilk aylarında Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun, Serdar Taşkın ve Fatih Keleş organize etmiştir. Bu alan tamamen kapalı devre olup, benim herhangi bir dahilim olmamıştır. Bir süre sonra Murat Ongun ve Fatih Keleş'in tartışması neticesinde başkanın araya girmesi ile bu alan tamamen Murat Ongun'a bırakılmıştır. Emrah Bağdatlı isimli şahsın ne iş yaptığını tam bilmemekle beraber sürekli Murat Ongun'un yanında ve iletişim çadırına gittiğimde de burada görmekteydim. Bu alan dediğim gibi Murat Ongun'un yönetimindeydi. Bildiğim somut olaylardan Dijital Deneyim Müzesi işini Murat Ongun organize etti. Burada işin bedeli şişirilmiş faturalar ile arttırılarak ciddi bir kamu zararı yaratılmıştır. Bu oluşan farkın bir kısmınını elden alındığını bir kısmına karşılık da iletişim ofisinin mobilyalarının alındığını, bir kısmının da şirket yöneticilerinin aldığını duydum. Bu olaya ilişkin Sayıştay raporu da mevcuttur. Bu aşamada hatırladığım somut olay budur. Bimtaş da benim ilgilenmediğim bir firmaydı. Yönetim kurulu başkanı da Emrah Şahandı. Emrah Şahan icracı olmaması gerekirken yönetime doğrudan müdahale etmiş özellikle alt yüklenicileri kendisi seçmiş firmalar grubu oluşturmuştur. Bu firmalar üzerinden birçok usulsüzlük yapılmıştır. Mahir Polat genel sekreter yardımcısı olunca İBB'nin proje etüt dairesi kendisine bağlanmıştır. O saatten sonra kendisi de Bimtaşı pasifize ederek Bimtaş'taki firmalar üzerinden kendisine çalışmaya başlamıştır. Yine Mahir Polat ile ilgili bir diğer konu Kültür Varlıkları Daire Başkanlığı'nın uhdesindeki restorasyon işleridir. Burası da çok kapalı bir alan olup Mahir Polat'ın belirlediği firmalarla çalışılmıştır. Cumhuriyet Başsavcılığınızca incelendiğinde tespitleri yapılacaktır.

'İMAMOĞLU DİNLENDİĞİMİZİ, TAKİP EDİLDİĞİMİZİ SÖYLEDİ'

“Operasyondan yaklaşık 7-8 ay önce Ekrem İmamoğlu birçok İBB bürokratına dinlendiğimizi ve takip edildiğimizi dikkatli olmamız gerektiğini söylemiştir. Ekrem İmamoğlu tüm parasal sistemi kendisi takip etmekte olup, bu sistemde nam hesabına çalışan kişilere tek tek hesap sorardı. Bu şahıslar da kendi adlarına zaman zaman küçük işler yapar Ekrem İmamoğlu da buna göz yumardı.

“CAPACITY AVM’DEN RÜŞVET İSTEMEDİM”

“Hakkımda istinat edilen Capacity AVM'den rüşvet istenmesi konusunda benim hiçbir dahilim bulunmamakla beraber söz konusu olay Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Ali Rıza Akyüz bana burada taşıyıcı perdelerin kesilerek binanın deprem riskli hale geldiğini, buralarda otoparkların iptal edilerek dükkan yapıldığını söyledi. Bu şahısları benimle tanıştırmak istediğini söyleyerek Capacity AVM'nin temsilcisi mimar S.K. ve M.İ.'yi yanıma getirdi. Bu şahıslar bana konuyu anlattılar. Ben kendilerine bunun teknik bir konu olduğunu ve burada deprem riskinin olup olmadığını tespit edilerek güçlendirme yapılmasını gerektiğini söyledim. Kendileri bana statik bir problem olmadığını her şeyin düzgün olduğunu söylediler. Ben burada insan hayatı söz konusu olduğunu söylediğimde içlerinden birisi bir şekilde hallederiz dedi. Ben bunun üzerine sesimi yükselterek insan hayatının söz konusu olduğunu başka bir şeyin düşünülemeyeceğini söyleyerek çıkıştım. Bu görüşmeden bir süre sonra belediye başkanının ve birçok belediye yöneticisi ile beraber resmi toplantı yapıldı. Bu toplantıya ben Süleyman Atik'i çağırdım. Buraya çağırma nedenim imar konularında teknik bilgisinin olması nedeniydi. Toplantıda statik rapor istenmesi o rapora göre hareket edilmesi görüşü çıktı ve bu sorunun ilgili firma ile beraber çözülmesi kanaati hasıl oldu. AVM temsilcileriyle görüşmek için ise Ali Rıza ve Süleyman Atik yetkilendirildi. Duyduğum kadarıyla aralarında birkaç görüşme olmuş. Ali Rıza ve Süleyman Atik birkaç kez görüşme sağlamış ama görüşmelerin içeriğini bilmiyorum. Ben Ali Rıza'ya sorduğumda şahıslarla anlaşamadıklarını üniversiteden rapor aldıklarını o rapora göre de işlem yapacaklarını söyledi. İşlem olarak da tebligat yapıp mühürleme işlemini uygulayacaklarını söyledi. Herhangi bir para cezasından bahsedilmedi. Mühürleme işlemi için yürütmeyi durdurma kararı alınması üzerinden belediye tarafından ceza kesildiğini öğrendim. Bu işlemlerde hiçbir dahilim yoktur. Kimin ne konuda ne istediğini bilmiyorum. Ancak ben hiçbir menfaat talebinde bulunmadım ve bu talep için kimseyi göndermedim. Benim Bakırköy Belediyesi'nde hiçbir yetkim bulunmamaktadır.

'SİSTEME DAHİL OLMADIM'

“Ben bu bahsetmiş olduğum sisteme dahil olmadım. İştirakleri düzgün yönetime gayret etmem sebebiyle birçok baskıya da uğradım. Yetkim ve gücüm dahilimde iştiraklerin düzgün yönetilmesine gayret ettim. Benim bilgim dışında iştiraklerde usulsüz işlemler olmuş olabilir ama benim üzerimden bunları gerçekleştiremediler. Bunun en bariz örneği iştiraklere verilmesi gereken birçok işin başka firmalara verilmesidir. Göreve geldiğimde birçok odam olmasına rağmen zamanla kullandığım alanlar elimden alındı. Bir dönem sonra Ekrem İmamoğlu attığım mesajlara bile cevap vermemeye başladı. Fatih Keleş ile de uygun olmayan talepleri nedeniyle aramız çok gergindi. Bu konu herkes tarafından bilinmektedir. Müteakip defalar görevi bırakmayı düşündüm ancak iştirakteki yöneticilerin benim gitmem durumumda kendilerine çok baskı olacağı telkinleri neticesinde göreve devam ettim. 2023 yılının yaz aylarında Ekrem İmamoğlu ile görüşmeye gittim ve yeni dönemde olmayacağımı kendisine ilettim. Kendisi bana bu konuda hiçbir şey söylememekle beraber yeni bir sistem kurabileceğini söyledi. Ben kendisine Bakırköy Belediye Başkanlığı'na adımın geçtiğimi söylediğimde kendisi bana 'orası sana az gelir' dedi. Bu görüşmeden yaklaşık bir ay sonra bana beni Bakırköy Belediye meclis üyesi yapmak istediğini söyledi. Bunun sebebi beni yanında kontrol altında tutmak içindi. Bu konuda ciddi ısrarları neticesinde kabul etmek zorunda kaldım. Kendisi bu şekilde kafasına uymayan kişileri görevden alarak pasifize edip kontrol altında tutabileceği yerlerde görevlendirmiştir. Eğer bahsedildiği gibi bu yapının yöneticisi olsaydım son seçimlerde farklı bir göreve alıp ilişkimiz sıkı bir şekilde devam ederdi. Ben resmi olarak 30 Kasım 2023 tarihinde istifa ettim. Bundan sonrasında İBB uhdesindeki iddialar ve tespitlerle adımın geçmesi dahi kabul edilemez. Cumhuriyet Başsavcılığınıza bildiklerimi tüm açıklığıyla anlattım. Bundan sonraki süreçte de gerçeğin ortaya çıkması için elimden gelen gayreti göstereceğim.”