Konuyla ilgili açıklama yapan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi.

“23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda birçok üst düzey yönetici yerlerini geleceğimizin mimarı çocuklarımıza teslim etmektedir. Bizde Bakanlığımız kurumlarında kalan bir yavrumuza koltuğunuzu devrettik. Programa devlet korumasında bulunan bir çocuğumuzun davet edilmesi üzerinden haksız ve yersiz tartışmalar devam ettirilmesi nedeniyle kamuoyunu doğru bilgilendirme gereği hasıl olmuştur.

Bakanlığımız koruması altında olan çocuklarımız bakımının sağlayacak kimsesi olmadığı için ve güvenlik ihtiyacı nedeniyle (travmatik durumlar yaşayan, can güvenliği tehdidi olan) kurum korumasına alınan çocuklar olmak üzere iki gruptan oluşmaktadır. Nitekim Bakanlığımızın programlarında riskli grupta olmayan çocuklarımızla olan etkinliklerimiz ve görsellerimiz öteden beri paylaşılagelmektedir.

Öte yandan güvenlik ihtiyacı nedeniyle Bakanlığımız korumasında olan çocuklarımızın kimliklerinin gizli kalması, mahremiyetleri korunması için de azami dikkat ve özen göstermekteyiz. Bu hassasiyetimiz her zaman devam edecektir.

Biz Bakanlık olarak koruma altında olan çocuklarımızın da akranları gibi hayatın her alanında görünür olmasının, herhangi bir dışlanmaya uğramadan bu toplumun saygın birer bireyleri olarak yetiştirilmesinin önemine inanmaktayız. Bakanlığımız koruması altında olan çocuklarda bu ülkenin tüm çocukları ile eşit haklara sahiptir ve onlarda 23 Nisan Egemenlik ve Çocuk Bayramını diğer akranları ile deneyimlemeleri en doğal haklarıdır. Devlet koruması ve bakımı altında olmak, bu çocuklarımız için utanmaları, gizemleri ya da kendilerini toplumdan soyutlamaları gereken bir durum değildir.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”