İstanbul'da "6-8 Ekim'den Aksa Tufan'ına" programı düzenlendi
Akif Emre Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen programa; HÜDA PAR İstanbul İl Başkanı Mehmet Eşin'in yanı sıra çok sayıda partili ve her yaştan halk katılım sağladı.
Ahyan Erensoy
Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda selamlama konuşması yapan HÜDA PAR Bahçelievler İlçe Başkanı Ayhan Erensoy, "6-8 Ekim olayları hepimizin yüreğinde kara bir gün olarak hatırlanıyor. O günlerde sokaklar şiddet ve kaos ile doldu. En çok hafızamızda yer edinen ise her şeyden habersiz, sadece fakirlere yardım etmek için kurban eti dağıtan 16 yaşındaki Yasin Börü ve arkadaşlarının vahşice katledilmesidir" dedi.
Zülküf Yel
"Bu misyonu tüm kitlelere ulaştırmak gerekir"
Yeni zulümlerin yaşanmaması adına tarihte yaşananların unutulmaması gerektiğini hatırlatarak konuşmasına başlayan Gazeteci Zülküf Yel, "Tarihte yaşanan hiçbir zulüm ve soykırım unutulmamalıdır. Hele ki bu zulümlerin mağdurları şehitler ise hiçbir zaman unutulmamalı, daima rahmetle yâd edilmeli ve misyonlarının takipçisi olmak gerekir. Bununla birlikte bu davayı halklara anlatmak gerekir. Mademki küfür var olduğu müddetçe mücadelemiz devam edecek o halde bu misyonu tüm kilerlere aktarmak gerekir." diye konuştu,
Diyarbakır'da yaşanan insanlık suçunun Filistin'de de 7 Ekim öncesinde ve sonrasında kendisini gösterdiğini belirten Yel, coğrafya fark etmeksizin zalimlerin aynı zalim olduğunu, Müslümanları ortadan kaldırmak için ellerinden geleni yaptıklarını ifade etti.
"İslam ümmetinin onurunun tabutuna son çivi çakılmak isteniyor"
Diyarbakır'da yaşananlardan daha fazlasının soykırım boyutunda Filistin'de yaşandığını, Filistin davasının her zaman her yerde anlatılması gerektiğini hatırlatan Yel, "Aksa Tufanı ile başlayan süreçte bu savaş farklı bir boyuta evirildi. Aslında bu savaş, yaşanan insanlık suçları ve katliam daha önceden de vardı. Bu savaş 7 Ekim'de başlamadı. Bu öyle bir katliam ki, canlı yayında pervasız bir şekilde işleniyor. Sadece insanlar değil yaşama dair, insanlığa dair, medeniyete dair ne varsa her şey bombalanıyor. Aslında orada insanlık öldürülüyor. Orada İslam ümmetinin onurunun tabutuna son çivi çakılmak isteniyor. Oradaki mesele, o Müslümanlara karşı ilenen katliamlar tüm Müslümanlara, insanlığa karşı işlenmektedir. Hep birlikte insanlık cephesi adına Filistinli kardeşlerimizin yanında, savaşın tam ortasındayız." şeklinde konuştu.
Mervan Ebu Ras
"Aksa için ne zaman harekete geçeceksiniz?"
Programda bir konuşma yapan Filistinli âlim ve HAMAS eski milletvekili Mervan Ebu Ras, "Tarih boyunca hiçbir kavmin rastlamadığı bir katliama, soykırıma uğradığımızı biliyorsunuz. İşgalciler, topraklarımıza geldikten sonra maalesef ki bazı Müslüman ve Arap ülkeler onlarla işbirliği yaptı. Bunların işbirliği neticesinde kardeşlerimize yönelik çok ciddi soykırımlar gerçekleştirildi. Filistin işgal edildikten sonra işgalciler, Mescid-i Aksa'ya yönelik operasyonlarını arttırarak orayı işgal etti. Her gün pis postalları ile Mescid-i Aksa'yı kirletip kendi dini ritüellerini yaptıklarını görüyoruz. Mescid-i Aksa'nın Müslümanlar nezdinde ne kadar önemli olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Mescid- Aksa, yalnızca Müslümanlara ait bir mülkiyettir. Orası haşrin ve neşrin gerçekleşeceği, Peygamber Efendimizin miraca yükseldiği, orada kılınan namazlara kat kat sevap verildiği bir yerdir. Bugün Filistin'de gördüğünün o kahramanlar bize, 'Ey Müslümanlar! Aksa şu anda esir… Ne zaman harekete geçeceksiniz?' diye haykırıyorlar." dedi.
"Ey İslam ümmeti! Malınızla, silahınızla neden Gazzeli mücahitlerin yanında durmuyorsunuz?"
Ebu Ras, "Bugün 2 milyardan fazla mensubu olan İslam ümmeti, Mescid-i Aksa'da yapılan soykırımı görmesine rağmen harekete geçememesi aka sığmayan bir durumdur. Müslümanların içerisinde bulunduğu acziyetten dolayı Aksa Tufanı başlatıldı. Gazze'deki Müslümanlar, elektrikten veya hayati gereksinimlerinden yoksun oldukları için değil Mescid-i Aksa Yahudiler tarafından kirletilmesini kendileri için büyük bir utanç olarak gördükleri için Aksa Tufanı'nı başlattılar. Bugün Gazze'deki mücahitlerin asıl gayeleri, uyuyan İslam ümmetini uyandırmaktır. Yahudiler de bunun farkında olduğu için sırf ümmet uyanmasın diye Gazze'deki kadınları, çocukları, yaşlıları büyük bir soykırımdan geçirdiler. Maalesef bugün işgalcilerin yanında büyük devletler görüyoruz. Amerika'yı, Avrupa'yı, bu ülkelere ait büyük fabrikaların işgalcilerle birlikte olduklarını, soykırımı desteklediklerini görüyoruz. Bizler de Gazzeliler olarak, 'Ey İslam Ümmet'inin neferleri! Neden Gazzeli mücahitlerin yanında durmuyorsunuz? Malınızla, mülkünüzle, silahınızla neden onlara destek olmuyorsunuz?' diye soruyoruz." diye konuştu.
Program, İTTİHADUL ULEMA Üyesi Mola Abdülbari Çelik'in yanına aldığı çocuklarla birlikte Gazze'deki Müslümanların zulümden kurtularak özgürlüklerine kavuşması için yaptığı dua ile son buldu.