Navruz, açıklamasında sağlık emekçilerinin maaşları üzerinden yüksek kârlar elde eden bankalarla yapılan promosyon görüşmelerinde, emekçilerin haklarının karşılanmadığını ifade etti. Bu süreçte sağlık emekçilerini temsil etmesi gereken sendikanın masada yer almadığını vurgulayan Navruz, masada olmayanların emekçilerin taleplerini savunmadığını, sonrasında ise bankaların dayattığı bir kredi paketini "kazanım" olarak sunmaya çalıştığını dile getirdi.

'Faizsiz kredi büyük çoğunluk için ulaşılamaz'

Abbas Navruz, "promosyona ek faizsiz kredi" adıyla duyurulan 550 bin TL'lik kredi uygulamasına da dikkat çekerek, bu kredinin sağlık emekçilerinin büyük çoğunluğu için fiilen erişilemez olduğunu söyledi. Bankalara başvuran sağlık emekçilerinin, bireysel gelirlerinin yetersiz olduğu gerekçesiyle krediden yararlanamadığını belirten Navruz, söz konusu kredinin yalnızca doktorları kapsadığını ifade etti.

Navruz, doktorların sağlık emekçilerinin onda birini bile oluşturmadığını belirterek, hemşireler, ebeler, acil tıp teknisyenleri, teknikerler, laborantlar, idari ve destek personelinin bu uygulamanın tamamen dışında bırakıldığını kaydetti.

'Emekçilerin değil, bankaların çıkarına hizmet ediliyor'

Sağlık emekçilerinin onda birini bile kapsamayan bir düzenlemenin "kazanım" olarak sunulmasının kabul edilemez olduğunu belirten Navruz, bu tablonun emekçilerin değil; bankaların, patronların ve sermayenin çıkarlarına hizmet eden bir sendikal anlayışın göstergesi olduğunu ifade etti.

Navruz, banka promosyonunun sağlık emekçilerinin en doğal ekonomik haklarından biri olduğunu vurgulayarak, bu hakkın talep edilen düzeyde alınamamasına rağmen buna itiraz etmeyen ve bankalar ile iktidar çizgisinde hareket eden sendikal anlayışın, bir kez daha kimi temsil ettiğini ortaya koyduğunu söyledi.

'Bu bir başarı değil, açık bir temsil krizidir'

Açıklamasında sürecin açık bir temsil krizi olduğunu savunan Abbas Navruz, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bu bir başarı değildir.

Bu bir kazanım değildir.

Bu tablo, açık bir temsil krizidir."

Navruz, sağlık emekçilerinin sadaka istemediğini vurgulayarak; emekçilerin maaşları üzerinden kâr eden bankalara karşı gerçek bir mücadele, insanca yaşayacak ücret, adil promosyon ve onurlu bir sendikal temsil talep ettiğini dile getirdi.

'Sağlık emekçileri adına konuşamazlar'

Sağlık emekçilerinin en temel ekonomik haklarında dahi savunulamadığını belirten Navruz, bankaların ve sermayenin safında duran bu anlayışın sağlık emekçilerini temsil etmediğini ifade etti. Açıklama, bankalarla yapılan promosyon sürecine yönelik eleştirilerin devam edeceği mesajıyla sona erdi.

Kaynak : PERRE