Aysun Kılıçaslan Soku; “İmzanızı değil, gönüllerinizdeki yerimi hedefliyorum”

CHP İl Başkanlık binasında yapılan açıklamada, katılımcı kadınları “Partimizin ana direği” diye selamlayan Aysun Kılıçaslan Soku, kadınları partinin hem sokaktaki hem de sahadaki neferi olduğu halde koltuklardan, makamlardan uzak tutulan, görmezden gelinen ve %33’lük cinsiyet kotalarına mahkum edilen, “Cumhuriyet’in gizli kahramanları” diyerek tarif etti.

Bir memur çocuğu olarak Anadolu’nun en doğusundan, Trakya’nın en batısına kadar yurdun her karış toprağında yaşadığını söyleyen Aysun Kılıçaslan Soku, hukuk fakültesinin ardından reklam ve halkla ilişkiler eğitimi aldığını, ulusal televizyon kanallarında yöneticilik yaptığını, hala severek izlenen birçok televizyon yıldızını ve tv programını Türkiye’ye kazandırdığını, kişi ve kurumlara kurumsal kimlik ya da basın danışmanlığı yaptığını anlattı. 2001 yılında Türkiye’de son 50 yılın en iyi reklamcısı seçildiğini söyleyen Kılıçaslan Soku, kısaca kendisinden bahsederek, ülke olarak içinden geçtiğimiz günleri ve CHP olarak müthiş bir başarı hikayesi yazıldığını söyledi. Aysun Kılıçaslan Soku, konuşmasına şöyle devam etti. “İl Başkanımız Sayın Canan Kaftancıoğlu, Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu ile birlikte müthiş bir başarı hikayesi yazdılar İstanbul’da. Canan Başkanımız ‘Biz mevsimini’ başlattı. Sonra da ‘Dahası Var’ dedi. Çünkü kadının olduğu yerde her zaman yeni başarı hikâyeleri yazılmaya devam eder. Dahasını hepimiz birlikte başaracağız, mış gibi yapmayacağız, parmağımızın ucuyla değil, on parmağımızla, tüm vücudumuzla, aklımızla mücadelemizi sürdüreceğiz. Ortak akılla doğruyu bulup, ekip anlayışı ile hep birlikte yapacağız. Ulaşılmaz değil, ulaşılır olacağız, uzaktaki değil yakındaki olacağız, telefondaki değil, gözünüzün içine bakan olacağız, yürüyüp giden değil, oturup dinleyen olacağız, laf değil iş üreteceğiz, proje yapacağız, sadece eğitip donatmak değil, üretip ekonomiye katkı sağlayan kadınlar olacağız, şehit olan evlatlarını toprağa veren değil, komşuları ile iyi geçinen bir devletin yurttaşları olarak eğitimli, iş sahibi çocuklarının istikbalini gören anneler olacağız. Bundan 4,5 yıl önce 4 arkadaşımla birlikte kurduğumuz İstanbul Gönüllüleri, referanduma HAYIR demek için bir yola çıkmıştı, bu gün 180 bin kişiye ulaştı. Bir makama aday olmak için değil, gönüllere taht kurup kadın örgütümüzün sayısını artırmak için geleceğiz. %33’lük kotalarla avutulmak için değil, o kotaları bile erkeklere tahsis etsinler diye değil, eşit emeğe eşit temsiliyet için, %50 kota uygulansın diye geleceğiz. Makam koltuklarını kendimiz dolduralım diye değil ama, aday olan her kadının hak ettiği yerlere gelebilmesi için çalışacağız. İstanbul bize artık dar dedik, dahası gelecek dedik. Dahasını bu kadın örgütü yapacak. Bundan sonra kadınlar yönetilen değil, yöneten olacak. Dahası varsa, sevgiyle bütünleşip iktidarda buluşacağız. İktidarda buluşmaya hazırım diyorsanız, gelin kız kardeşlerim beraber olalım, birbirimize can olalım, 15 martta gerçekleşecek olan il kadın kolu kongremizde buluşalım. Milli mücadelede savaş meydanlarında kurulan partimizin bugünkü demokrasi mücadelesinde al bayrağımızı ve altı okumuzu iktidara birlikte taşıyalım. 15 Mart’ta gerçekleşecek kongremizde il kadın kolu başkanlığına aday olduğumu sizlerin huzurunda bir kez daha açıklıyor, adaylığımın sizin nazarınızda kabulü için imzanızı değil, gönüllerinizdeki yerimi hedefliyorum. İnanıyorum ki, bana vereceğiniz destek, seçimde kullanacağınız oylarınızla GERÇEK imza olacaktır. Sözlerime Kurtuluş Savaşı Kahramanı, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu ve Ebedi Cumhurbaşkanımız, Partimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sözleriyle son vermek istiyorum. Ey Kahraman Türk Kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın. Allah yar ve yardımcınız, Hızır yoldaşınız olsun. Hepinizi Allah’a emanet ediyorum. Dahası varsa, sevgiyle bütünleşip iktidarda buluşalım”