149 gün sonra tahliye edilen Zafer Partisi Genel Başkanı, süreci “Düşman Ceza Hukuku” olarak tanımladı
149 gün sonra tahliye edilen Zafer Partisi Genel Başkanı, süreci “Düşman Ceza Hukuku” olarak tanımladı
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, sosyal medya paylaşımları nedeniyle “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek” suçlamasıyla yargılandığı davada 2 yıl 4 ay 3 gün hapis cezasına çarptırılmasının ardından tahliye edildi. Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan tahliyesinin ardından kameraların karşısına geçen Özdağ, "Bundan beraat edeceğim. Türk halkı vicdanında bu kararı onaylamamıştır" sözleriyle yargılamaya tepki gösterdi.
Ümit Özdağ’dan Tahliye Sonrası İlk Açıklama: "Bundan Beraat Edeceğim, Türk Halkı Vicdanında Bu Kararı Onaylamamıştır"
"Suçum yok, kanıt yok, ceza var"
Kayseri’de Suriyelilere yönelik açıklamaları nedeniyle hedef alındığını belirten Özdağ, hakkında verilen hapis cezasını sert ifadelerle eleştirdi:
“Bugün tahliye oldum, ancak tahliye olurken 2 sene 4 ay hapis cezasına çarptırılarak tahliye edildim. Bana atılan suç, Kayseri’de Suriyelilere yönelik ‘halkı kin ve nefrete sevk etmek’. Ellerinde hiçbir delil olmamasına rağmen, savcılığın Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü’nden geldiğini ifade ettiği belgede adım yazmamasına rağmen mahkemede ismim yazıyor diye ceza verildi. Hakikate aykırı bir beyanla ceza tesis edildi. Ama bunun istinafı var, Yargıtay’ı var. Göreceksiniz, beraat edeceğim.”
“Hukuk, muhalefeti baskı altına almak için kullanılıyor”
Cezaevi sürecine dair değerlendirmelerde bulunan Özdağ, "beş ay boyunca tek kişilik hücrede tutulduğunu" ve hukuksuzluğa karşı direnmeye devam edeceğini söyledi:
“Hukukun, muhalefeti baskı altına almak için düşman ceza hukuku şeklinde nasıl kullanıldığını birlikte yaşadık. Suçumuz yok. Yüzlerce suçsuzluk kanıtımız var ama beş ay boyunca fiziksel güçle hapsedildim. Bu ülkede hiç kimsenin anayasal hakları güvence altında değil. Eşit vatandaşlık temelinde bir Türkiye’yi yeniden inşa etmemiz gerekiyor.”
“Zafer Otağı demokrasi ve hukuk devleti nöbetidir”
Özdağ, tutukluluğu süresince dışarıda destek nöbeti tutan partililerine de teşekkür ederek şöyle konuştu:
“Burada, Zafer Otağı’nı kurup her gün soğukta, karda, güneşte nöbet tutan bütün kardeşlerime teşekkür ediyorum. Bu sadece bir zafer nöbeti değil, aynı zamanda demokrasi ve hukuk devleti nöbetidir.”
“İlk miting ve siyasi planlar yakında açıklanacak”
Tahliyesinin ardından Ankara’ya geçeceğini ve siyasi çalışmalara kaldığı yerden devam edeceğini söyleyen Özdağ, ilk mitingin yeri ve siyasi yasağa dair sorulara şöyle yanıt verdi:
“İlk miting için istişarede bulunacağız. Siyasi yasakla ilgili gerekçeli kararda bir şey söylenmedi. Doğrusu, benim de en çok merak ettiğim husus gerekçeli kararın nasıl yazılacağı. Hukuken mümkün olmadığını biliyorum ama hep birlikte göreceğiz.”
“Camiye gitmeme izin verilmedi”
Cezaevi çıkışında ilk iş olarak camide şükür namazı kılmak istediğini aktaran Özdağ, jandarma engeliyle karşılaştığını belirtti:
“Camiye gitmek istedim ama izin vermediler. ‘Özdağ oraya giderse herkes gelir, cami kalabalık olur’ denmiş. Camide kalabalığın ne zararı var anlamadım. Şimdi Zafer Otağı’na uğrayıp ardından Ankara’ya geçeceğim.”
Cezaevindeki diğer tutuklularla temas kurup kuramadığı sorulan Özdağ, Ekrem İmamoğlu ile yalnızca avukat görüşlerinde üç kez selamlaştıklarını ifade ederek, “Tek kişilik odalarda kalınca fikir alışverişi mümkün olmuyor” dedi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.