BTP'den Orta Doğu analizi

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Sözcüsü Lütfullah Önder İsrail'in İran saldırısına ilişkin değerlendirmeler yaptı.

Basın açıklaması yapan Önder, "Türkiye burada net durmazsa yarın İran da halledildikten sonra sıranın Türkiye geleceğinden hiç kuşkunuz olmasın" dedi. BTP Sözcüsü Önder şunları söyledi; "İsrail'in elinde 90- 100 tane nükleer silah var" "Batılı devletler tarafından İran'ın nükleer silaha sahip olmasının çok tehlikeli olabileceği ifade ediliyor. İsrail bu gerekçeyle İran'a saldırıyor ve İsrail haklı görülüyor. Öncelikle şunu ifade edelim; etrafındaki ülkelere saldırmakta Gazze'de, Lübnan'da, farklı farklı yerlerde hiçbir insanı değer tanımadan çoluk çocuk demeden katliam yapmakta hiç geri durmayan, Birleşmiş Milletler kararlarını yok sayan, uluslararası hukuku yok sayan İsrail'de bugün 90 -  100 tane nükleer silah olduğu söyleniyor. Bu Birleşmiş Milletler tarafından dahi doğrulandı. Bu tehdit olmuyor da bunu dengeleyecek bölgede başka bir ülkenin elinde nükleer silah olması neden tehdit oluyor? İsrail'den daha tehlikeli, saldırganlık konusunda, insanlara zarar verme konusunda daha tehlikeli bir ülke var mı acaba bugün dünyada? Dolayısıyla onun elinde nükleer silah varsa İran'ın elinde de olmalı, Türkiye'nin elinde de olmalı. Bu şekilde ancak denge sağlanabilir. "Büyük Orta Doğu Projesi'nin aslında tüm hızıyla uygulanıyor" Büyük Orta Doğu Projesi'nin aslında tüm hızıyla bölgeye uygulandığını görüyoruz. Bugün artık Filistin diye bir devlet kalmadı. Batı Şeria - Gazze arası tamamen koparıldı. Gazze küçücük bir alana sıkıştırıldı. Oradaki insanlara 'ya ölün ya da burayı terk edin' deniyor. Bütün bunlar çoluk çocuk demeden dünyanın gözleri önünde bir yıla aşkın süredir yapılan katliamlarla zorla kabul ettiriliyor.  "Bölgede İsrail'e 'dur' diyebilecek güç bırakılmak istenmiyor" Bölgede İsrail'e 'dur' diyebilecek güç bırakılmak istenmiyor. Önce Lübnan bambaşka bir noktaya taşındı, Hizbullah bir direnç koyuyordu, Hizbullah liderleri öldürüldü ve İsrail için tehdit olmaktan çıkarıldı ardından Filistin'e destek veren ve İsrail'in karşısında duran Suriye devleti ve Esad rejimi devrildi. 14 yıl süren uğraşlar neticesinde Esad rejimi devrildi. Bugün artık İsrail uçakları Suriye hava sahasını dilediği gibi kullanıyor. İsrail, Suriye'yi kendi ülkesi gibi kullanmaya başladı. İşte bugünlerde bu hareketleri rahatlıkla yapabilmek için Suriye'de bu değişikliğin yapılmasını istiyorlardı ve amaçlarına ulaştılar. Aynı zamanda Kuzey Suriye'de, Kuzey Irak benzeri bir Kürt yapılanması oluşturuldu.  Belli ki Büyük Orta Doğu Projesinde devletlerin sınırları Kürt kartı üzerinden değiştirilmek isteniyor. Kuzey Irak'ta 1. ve 2. Körfez çıkarmasıyla bir Kürt bölgesi oluşturulmuştu.  Kuzey Suriye'de bir Kürt yapılanması oluşturuldu. Şimdi görüyoruz ki Pejak üzerinden İran'da benzer şekilde bir yapılanmanın fitili ateşlenmiş oldu.  "Türkiye net durmazsa İran'dan sonra sıra kendine gelecek" Bu arada çözüm sürecinin yeniden Türkiye'de eş zamanlı olarak başlaması da manidardır. Türkiye namlular kendisine doğrultulmadan, yarın sıra kendisine gelmeden bunu durdurmak için politikasını geliştirmeli. Türkiye Suriye'de dik durabilseydi Kuzey Suriye'de bugün bir Kürt yapılanmasıyla karşı karşıya kalmayacaktı. 1. ve 2. Körfez çıkarmasında 'bir koyup 3 alacağız' demeselerdi, bunun karşısında durmuş olsalardı bugün Kuzey Irak'ta bir Kürt federasyonuyla karşı karşıya kalmayacaktık.  Bugün İran'a benzer bir operasyon çekilirken Türkiye burada net durmazsa yarın İran da halledildikten sonra sıranın Türkiye geleceğinden hiç kuşkunuz olmasın."