Gündemi değerlendiren İsmail Taş, “Yaşanan sürecin tepkisi, ilk seçimde sandığa yansıyacak”
Gündemi değerlendiren İsmail Taş, “Yaşanan sürecin tepkisi, ilk seçimde sandığa yansıyacak”
Geçmiş dönem Bakırköy Belediye Meclis Üyesi olan Yüksek Mimar İsmail Taş, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile başlayarak CHP'li belediyelere yönelik aylardır devam eden farklı soruşturmalarla devam eden, son olarak da il başkanlıklarına yapılan uygulamalara değinen Taş, yaşanan durumun halkın büyük tepkisini çektiğini, bunun da sandığa yansıyacağından şüphesi olmadığını belirtti. Taş, parti içinde başlayan kongre sürecinin de siyaseti şekillendiren en önemli süreçlerden biri olduğunu ifade etti.
Geçmiş dönem Bakırköy Belediye Meclis Üyeliği ve Başkan Yardımcılığı yapan, devamında Erzincan Belediye Başkan Adayı olan, son seçimlerde de Bakırköy Belediye Başkan Adaylığı için talep açan CHP’li İsmail Taş, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
24 yıldır ülkeyi yönetemeyen, demokrasiyi yok eden, eğitimi bağnaz ve gerici bir anlayışa teslim eden, sosyal yaşamı cemaat ve tarikatlara havale eden, sağlığı, emeği, emekçiyi ve kadın haklarını istismar eden iktidarın tek hedefinin CHP’nin itibarını düşürerek toplumda tartışılır hale getirilmesi olduğunu belirten İsmail Taş, halkın da her şeyin farkında olduğunu belirtti.
Öncelikle partisinde başlayan kongre sürecine değinen İsmail Taş, siyasi partilerin tamamının iç işleyişindeki en kritik dönemin kongre süreci olduğuna değinerek, şimdilerde başlayan mahalle delegeliğinin, önce ilçe, devamında il ve nihayetinde büyük kurultayla genel başkanın seçilmesine kadar giden zincirin ilk halkası olduğunu belirtti. Taş, “Genellikle göz ardı ediliyor ama yerel siyaseti şekillendiren en önemli süreçlerden biri mahalle delegeliği seçimi” dedi.
Bakırköy seçmeni olarak ilçe başkanlığı seçimleriyle ilgili düşüncelerini de sorduğumuz İsmail Taş, şöyle cevap verdi.
“ Bakırköy zaten çok renkli bir ilçe; farklı inançların, farklı mesleklerden insanların bir arada yaşadığı bir yer. O yüzden kurulacak yeni yönetimde de bu çeşitliliğin mutlaka yansıması gerektiğini düşünüyorum. Sadece siyasi kimliği olan değil, mesleki birikimiyle, yerelin sorunlarını bilen, halkın içinde olan kişiler yer almalı. Tecrübeli isimlerle gençlerin bir araya gelmesi de çok kıymetli; hem deneyim aktarılır hem de yeni bir enerji gelir. Bir de tabii farklı inançlardan, farklı görüşlerden insanların yönetimde temsil edilmesi ilçemizdeki birlik duygusunu daha da güçlendirir. Çünkü Bakırköy halkı katılımcılığı ve ortak aklı seven bir yapıya sahip; yönetimin de buna uygun şekilde kapsayıcı olması bence çok önemli.”
CHP'li belediyelere yönelik aylardır devam eden farklı soruşturmalarla ilgili düşüncelerini de paylaşan İsmail Taş, tutuklu belediye başkanlarıyla ilgili düşüncelerini aktardı.
Halkın oylarıyla seçilmiş belediye başkanlarının tutuklanmasının, hem yerel yönetimlerin işleyişi hem de demokrasi açısından çok tartışmalı bir konu olduğunu ifade eden Taş, seçilmiş yöneticilerin görevden alınması veya tutuklanmasının seçmen iradesi bağlamında da farklı görüşleri doğurduğunu söyledi.
“Tutuklamaların hukuki değil daha çok siyasi saiklerle yapıldığını düşünüyorum” diyen Taş, “Bu durum aslında yereldeki halkın temsil edilme hakkı, seçme-seçilme özgürlüğü ve demokratik işleyiş açısından çok kritik bir süreç” ifadeleriyle şöyle devam etti.
Kamuoyunda, tutuklama ve görevden alınmaların gerçekten somut delillere mi dayanıyor, yoksa siyasi iradenin baskısıyla mı gerçekleşiyor? sorusu hukukun üstünlüğünü de tartışılan bir konu haline getiriyor.
Seçilmiş belediye başkanının yerine kayyum atanması veya tutuklanması, demokratik meşruiyet açısından da seçmen iradesini etkiliyor.
Dolayısıyla yerelde yaşayan vatandaşlar bu durumu genel anlamda hukuki süreçten ziyade siyasi hamle olarak algılıyor. Özellikle tutuklamaların, rakip siyasileri zayıflatma veya saf dışı bırakma amacı taşıdığını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uzun yıllardır uyguladığı rakiplerini sahada etkisizleştirme stratejisi ile bağlantılı olduğunu düşünüyor. Bu durum da doğal olarak yerelde ‘Doğrudan demokrasiye müdahale’ eleştirilerini beraberinde getiriyor. Bu tür yorumlar da kamuoyunda “hukuk ile siyaset arasındaki çizgi bulanıklaşıyor mu?” sorusunu gündeme taşıyor ve yapılan araştırmalar gösteriyor ki, toplumun yaklaşık %65’i bu meseleyi hukuki bulmuyor. Yani toplumun büyük bir kısmı meseleyi doğrudan siyasi mühendislik olarak görüyor.
Yaşanan durumun hukuka güvenin zayıflamasına, meşruiyet tartışmalarının ve kutuplaşmaların artmasına neden olduğunun altını çizen İsmail Taş, “İnsanlar yargının bağımsız olduğundan ziyade, siyasetle yönlendirdiğine inanıyor. Halkın seçtiği kişilerin görevden alınması, sandığa olan inancı zedeliyor ve bu durum meşruiyet tartışmalarını da beraberinde getiriyor. CHP’ye yönelik operasyonlarla ilgili alınan kararı destekleyen azınlık da genelde “güvenlik/terör bağlantısı” söylemini benimsiyor. Oysa çoğunluk durumu “demokratik hakların gaspı” olarak değerlendiriyor” diyerek devam etti.
Türkiye’de son yıllarda en çok tartışılan konulardan birinin de “devletin siyasallaşması” meselesi olduğunu vurgulayarak konuşmasını sürdüren Taş, ‘Devletin tarafsızlığı’, ‘Yargının siyasallaşması’, ve ‘YSK’nın bağımsızlığına dair şüpheler’ olarak 3 başlıkta verdiği örneklemelerini de şöyle değerlendirdi.
YSK’nın bağımsızlığına dair şüpheler: Kararlarının çoğu zaman iktidar lehine olduğu düşünülüyor. Bu da seçimlerin adil ve şeffaf yapılıp yapılmadığı konusunda güvensizlik yaratıyor.
Yargının siyasallaşması: Belediye başkanlarının tutuklanması gibi kararlar “hukuki değil, siyasi” algısını pekiştiriyor.
Devletin tarafsızlığı: Normalde tüm yurttaşlara eşit mesafede olması gereken devletin, belirli bir parti ile özdeşleştiği algısı çok yaygın.
Bu tablo, halkta “Sandığa gitsem de sonuç değişmeyecek” gibi bir umutsuzluk yaratabiliyor. Ama öte yandan, özellikle yerelde, bu adaletsizlik hissi sandığa katılımı artırıp bir tepkiye de dönüşebilir.
Yaşanan sürecin önümüzdeki yerel ve genel seçimlere de doğrudan yansıyacağını düşündüğünü söyleyen İsmail Taş, “Ülkemizde yaşanan bu hukuksuzca yönetim anlayışı ister istemez halkın büyük tepkisini çekmiş durumda ve bunun da sandığa yansıyacağından şüphem yok” dedi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.